Zaman geçiyor ve ömrümüzün sayılı günleri elimizde olmadan akıp gidiyor. Bir gün ölücez ve bizi biz yapan her şey topraktan ibaret olacak. Tüm anlamsız kaygılarımız, sorunlarımız, dertlerimiz yok olucak.
Evet acı çekmeyi seviyoruz, dramı seviyoruz, üşengeçlik yapmayı, tembellik yapmayı seviyoruz. Hayattan şikayet etmeye bayılıyoruz. Yani bu bizim doğamızda var. En önemlisi de zorluklardan nefret ediyoruz.
Her şeye rağmen hislerimizi kontrol altına alabiliriz. Kendimize olan inançlarımız bizim kim olduğumuzu belirler. Mutlu, enerjik, kendine güvenen, kendi inançları, hedefleri olan biri de olabiliriz , sürekli her şeyden şikayet eden biri de. Bize kalmış :)
En iyiyi hakkettiğinize gerçekten inanıyor musunuz? Eğer inanıyorsanız ağlayıp sızlanmayı bırakın ve hiçbir şeyin sizi üzmesine izin vermeyin. Her zaman beklentisiz olun ve mutlu olmaya çalışın.
İsterse her şey zor olsun, imkansız olsun asla pes etmeyin. Kendi hislerinizle barışın, gerçekleri kabullenin ve onlara çözüm arayın. Ağlayıp sızlanmayı bırakıp mutlu olmayı, iyi hissetmeyi öğrenin ve yaşayın ulan yaşayın şu hayatı...
Çünkü iyi hissetmeyi en çok siz hakediyorsunuz :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder